bizimle çalışan hemen herkes yaptığı işte bir canavardı. satışlardan sorumlu kadın o kadar azimliydi ki, onunla telefonda konuşan potansiyel müşterilere acırdım. oltanın ucunda çırpındıklarını hissedebilirdiniz ama kaydolana kadar kurtulamayacaklarını da bilirdiniz.
tanıdığınız kimseleri düşünürseniz, canavarlık testini uygulamanın kolay olduğunu görürsünüz. o kişiyi gözünüzde canlandırıp "falanca bir canavardır" diye düşünün. eğer gülerseniz, değil demektir. bu büyük şirketlerde gereksinim duyulmayan, hatta arzu edilmeyen bir özellik olabilir, ama bir startup'ta gereklidir.
programcılar için ilaveten üç testimiz daha vardı. bu insan gerçekten zeki miydi? eğer öyleyse, iş bitirici miydi? ve son olarak, bazı iyi hacker'lar çekilmez insanlar olduklarından, bu kişiyle aynı ortamda olmaya tahammül edebilir miydik?
bu son test şaşılacak kadar az insanı eler. eğer bir insan gerçekten zekiyse her türlü sosyal beceriksizliğine katlanabilirdik. tahammülümüzü aşan şey fazla havalara giren kimselerdi. ama zaten böyle olanların çoğu gerçekten zeki değillerdi ve bu yüzden üçüncü testimiz çoğunlukla birincinin başka bir ifadesiydi.
bu dörtgözlerin çekilmez olanları genelde akıllı görünmek için çok uğraştıklarından böyle olurlar. fakat ne kadar zeki olurlarsa, kendilerini o kadar az ukalalık yapmak zorunda hissederler. yani genelde gerçekten zeki insanları "bilmiyorum," "belki de siz haklısınızdır" ve "x'i pek anlamadım" gibi şeyleri söyleyebilmelerinden tanıyabilirsiniz.
Kaynaklar;
http://www.paulgraham.com/start.html
https://eksisozluk.com/startup--80125?p=4